29 Şubat 2012 Çarşamba

Ece Vahapoğlu gibi vücudunuz olsun istemez misiniz?


Dün akşam Edition Otel'de Ece Vahağoğlu'nun kitap lansmanı vardı. Özetle 60 günlük sıkı bir beslenme ve spor kürü ile ne hale gelebileceğinizi gösteriyor kitap. Ben size özetliyeyim...
Hayvanlar gibi hareketler yapıp, hiçbir şey yemeyeceksiniz:)) Şaka şaka... Kitabı alırsanız bu mucizevi değişimi görebilir, nasıl yapabileceğinizi öğrenebilir ve belki yaz gelmeden siz de idealinizdeki vucuda kavuşabilirsiniz...
Ece'yi 60 gün çalıştırarak vücudunu şekle sokan öğretmeni Tony Hill biliyorsunuz Kıvanç Tatlıtuğ'un da baklavalarını yapan adam. Kutsal Tony:))) Bu arada Tony 52 yaşında ama en fazla 35 gözüküyor.... Ondan ders almak isterseniz Edition Otel'den ulaşabilirsiniz...
Edition oteldeki lansmana kimler geldi görmek isterseniz aşağıda hepsi var buyrun bakın....


Bu arada biz gazetecilerin pis huyları vardır ya. Bir açık yakalamak filan gibi.. Ben de tüm gece Ece'ye yakından baktım ve hep bir kusur aradım, selülit ya da çatlak filan ama bulamadım, malesef kusursuz:)






.

27 Şubat 2012 Pazartesi

Anne-çocuk blogger'ları bu posta yorum bekliyorum...

Yeni yayın hayatına başlayan bir TV kanalı, geçtiğimiz Cumartesi günü aileler ve özellikle anneler tarafından sıklıkla takip edilen anne blogger’lar ile biraraya geldi. 5-13 yaş çocuklara eğlenerek dünyanın nasıl işlediği hakkında merak ettiklerini öğrenme ve bilgi dağarcığını genişletme fırsatı sunan kanal, anne blogger’lardan tam destek aldı vs vs vs vs.....



Yukarıda okuduğunuz paragraf ve fotoğraflar, geçtiğimiz Cumartesi bloggerlar ve haberde adı geçen kanalı temsil eden PR şirketi ile yapılan ortak bir çalışmayı özetliyor. Ben hep merak ediyorum böyle çalışmalarda PR şirketleri neye göre seçiyorlar etkinliklere davet edecekleri bloggerları. Bloggerlardan  bu konularla ilgili çokça şikayet alıyorum. Bazı bloggerların çok kayırıldığıyla ilgili... Tabi ki takipçisi fazla olan bloggerlar bu gibi etkinliklere davet edilme konusunda öncelikliler o ayrı. Ama bu konuda hakkı yenen bloggerlar da yok değil bunu biliyoruz...
İsterseniz şöyle birşey yapalım; Eğer siz de bir anne-çocuk veya aile bloggerı iseniz (ya da başka), bu etkinliğe ya da benzerlerine davet edilmediyseniz ve bundan dolayı şikayetçiyseniz, sesinizi duyurmak istiyorsanız şu anda okuduğunuz postun altına bir yorum bırakın lütfen... Ben sesinizi duymak ve duyurmak istiyorum!
Not: buraya açık açık yazmak istemiyorsanız bu konuyla ilgili tüm beklenti ve şikayetlerinizi gamze@freemag.com.tr ye bir mail atın lütfen:)

.

26 Şubat 2012 Pazar

Engin Altan Düzyatan ve Özge Pirinçci dün gece neredeydi?

Dün akşam blogger bir dostum ile söylemesi ayıp evde rakı-balık keyfi yaptık. Gecenin ilerleyen saatlerinde de tabi ki yerimizde duramadık Reasürans'a gidelim dedik... Karnımız aç olsaydı kesinlikle harika bir Meksika restoranı olan Ranchero'da yerdik. Gayet tok olmamıza rağmen yine de uğramadan edemedik...


İyiki de uğramışız, dünyaca ünlü çanta tasarımcımız Emre Ertürk'ün New York'tan gelen arkadaş grubu Ranchero'da doğumgünü kutluyorlardı. Fotoğrafta soldaki grup New Yorklu arkadaş grubu, Emre Ertürk'ün yanındaki de Ranchero'nun sahibi. Bu arada eşi Meksikalı, nefis Meksika yemekleri yemek isterseniz mutlaka uğrayın... Köşe yazarı sevgili Onur Baştürk de yanlarındaydı ama o fotoğraf çektirmeyi sevmiyor. Ben çektim yine de ama buraya koyarken onu kestim sadece yanağının bir parçasını görebilirsiniz koymicam diye söz verdim çünkü! Aşağıdaki fotoda sağdaki o:)


Doğumgünü çocuğunu tebrik edip, herkese iyi eğlenceler diledikten sonra Koridor Bar'a gittik. Koridor'un barmeni Gökçe'yi bilen bilir. Çok karizmatik ve cool'dur. Dövmeleri ile meşhurdur. Bakın sizin için de bu seksi pozu verdi bana awwwwwww:)))


Tüm gece onun hazırladığı shutlarla ve djin nefis müzikleri eşliğinde neşemiz de keyfimiz de gıcırdı..
Koridor'da tam müzikler hızlanıp biz de tepinmeye başlamıştık ki, mekan içinde ani bir hareketlenme oldu. Ünlü birilerinin geldiği sinyali gelince  derhal olay mahalline görev başına uçtummm. Son günlerde reklamlarda yana taradığı saçlarıyla çok konuşulan Engin Altan Düzyatan ve oyuncu sevgilisi Özge Özpirinçci gelmişlerdi... O Engin ne tatlı bir adammmm, yersiniz o derece...
Bir hayranları ile birlikte (o da blogger @CNKYDMR) yine sizin için onları da çektim. Sizin için neler yapıyorum görüyorsunuz çek Allah çek:))


Koridor'dan sonra Melon'da geceyi noktaladık. Oradan sonrasını anlatmicam artık birazı da bana kalsın:P


.

Ödüllü spor bloggerı denizlere aşık bir de nişanlısına:))

Geçtiğimiz aylarda düzenlenen Türkcell Blog Ödülleri yarışmasında, spor kategorisinde 1. seçilen gokhansenses.com onlarca futbol blogu arasından sıyrıldı ve ödülü kaptı:)
Denizlerin altını ve zıpkınla balık avlamayı anlattığı blogu ve bloggerlık macerasını konuştuğumuz bir röportaj yaptık Gökhan'la. Siz freemag derginin gelecek sayısında okuyacaksınız ama ona hayatın anlamını sorduğumda verdiği cevabı Pazar çerezi olarak paylaşmak istedim...


Sualtı olmadan yaşama düşüncesi  hiç hoş gelmiyor bana. Hatta denizin olmadığı yer desem daha doğru olur. Denizin derinliklerine indiğinizde renklerin değişmesi ve kulaklarınızdaki sessizlik hayatın anlamı diyebilirim. Tabi bu hayat her konuda bana destek nişanlım olmadan çekilmezdi...


.

25 Şubat 2012 Cumartesi

Müzik blogggerları için güzel bir fırsat...

Bloggerlar günlük hayatımızda aktif olmaya, sosyal medyadaki etkilerini arttırmaya devam ettikçe, onlar için hazırlanan organizasyonlar da artmaya başladı. Belki bu etkinlikten haberiniz yoktur ama Avea her ay müzik bloggerları ile dünyaca ünlü genç müzisyenleri bir araya getiriyor.
15 Şubat’ta gerçekleştirilen 5’inci Avea Müzik Blogları Fikir Takımı Tea&Talk Buluşmaları’nın konukları ABD’li müzik grubu Helicopria’nın Türk üyesi Sırma Munyar, NADA Grubu’ndan Selen Hünerli ve Miray Kurtuluş, Planeur'ün vokaisti Serkan Modalı ile gitarist Onur Ataman, 123’ün vokalisti Dilara Sakpınar oldu ve tabiki bol bol müzik konuşuldu:)





 .

24 Şubat 2012 Cuma


 Son dönemde güzelliği ve başarıları ile dikkatleri üzerinde toplayan model
 Sevcan Yaşar
1990 doğumlu,
İzmirli, tam bir doğa aşığı. Sanata ve kitaplara ilgili, spor yapmayı çok seviyor...
İlk olarak Miss Model Of Turkey birinciliği, ardından Mis Model of the World birinciliği ve en iyi ulusal kostüm ödüllerini aldı.
Şu sıralar modelliğin yanında oyuncu olmak için dersler alıyor.
Onun hakkında daha ayrıntılı bilgi edinmek isterseniz freemag dergi 4. sayısını bekleyin...:)


.

22 Şubat 2012 Çarşamba

İstanbul jet sosyetesi dünya jet sosyetesini ağırlayacak



Dün öğleden sonra Emre Ertürk'ün Etiler'deki stüdyo-ofisine uğradım. Projeden projeye koştuğu için onu pek ortalıklarda göremiyoruz son dönem. 
Emre Bey bir taraftan EMRENY çantalarının ve yeni üretimine başladığı ev tekstil ürünlerinin siparişlerini yetiştirmeye çalışırken, bir taraftan da sosyal sorumluluk projelerinde yer almayı ihmal etmiyor. 
Mutlaka duymuşsunuzdur Emre Ertürk önümüzdeki aylarda Türkiye'de çok büyük bir organizasyona ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. Meera Gandhi'nin Giving Back” adlı kitap lansmanına...
Dünyaca ünlü NY jet sosyetesinden, film yapımcısı, diplomat, hayırsever, aynı zamanda üç çocuk annesi Meera Gandhi’nin Emre Ertürk ile birlikte gerçekleştirileceği geceye, dünya basını da katılacakmış. Zaten dünya jet-set'inin içine girebilen ve dünya basınında çıkabilen nadir Türklerdendir kendisi... Hilton ailesinin de katılma ihtimali olan geceye bakalım bizim jet sosyeteden kimler davet edilecek merak ediyorum...




.

20 Şubat 2012 Pazartesi

Hıncal Uluç aksi bir Don Juan...


Hıncal Uluç ile tanışıklığımız 2 seneyi buldu sanıyorum. Ben gençken onun yazılarıyla aşkı tanımladığımdan olsa gerek kendisine hep bir hayranlığım oldu. Bir de derin ve engin bilgisine, yaşanmışlıklarına olan hayranlığım var tabi ki. Halkın tepkisini toplayacak, benim de saçma sapan bulduğum yazıları olsa da geçmişten gelen derin sevgim hiç bitmiyor, bitmeyecek de...
Hıncal'ın benim evime 2. gelişi. Arkadaşım olarak bana bir röportaj sözü var gerçi onu hala yapamadık. Bu işler arkadaş olunca zorlaşıyor onu anladım. Neyse... Dün akşam Ünal, Denizhan, Hıncal, ben gayet keyifli bir yemek yedik.

Gelgelelim bir türlü poz verdirtemedim. Altı üstü telefonla çekeceğim bir poz... Tam çekecekken kafasını çevirdi durdu. Gül dedim gülmedi, bak dedim bakmadı... O an canının istemediği hiçbir şeyi ona yaptıramayacağımı artık kesinkes biliyorum. Sadece biri mutlu olsun diye istemediği birşeyi hayatta yapmıyor. Sorduğum soruya cevap vermek istemezse sus pus olup başka yöne bakmaya başlıyor mesela anlıyorum ki soru sormamı istemiyor ya da o konuda konuşmak istemiyor... Sen de sorduğun soruyla havada asılı kalıyorsun öylece...


Olsun en azından bize güzel müzikler yaptı akşam. Geçti bilgisayarın başına, Ruhi Su'dan girdi, Ferhat Güzel'den çıktı. Çünkü onun ruhunu besleyen en önemli şeylerden biri müzik... Keyfi yerine geldi, yüzü güldü.. Yoksa onu memnun etmek gerçekten çok zor bişey... Hani "aksi ihtiyar" diycem ayıp olcak ama ona yakın birşey oluyor bazen:)


Not: Benim ondan istediğim ve alamadığım şeyler için caz yapıyorum ve ona aksi diyorum ama istemeden verdiği şeyleri ve modunda olduğunda dünyanın en şeker adamı olduğunu da başka bir postta yazarım. Örneğin akşam saati Nişantaşı'nda açık çiçekçi bulmak için yarım saat tur atıp başının dönmesi ama yine de bulup bu gülleri alması çok şık bir hareket... Gerçi hep söylerim o tam bir Don Juan.. aksi Don Juan:)


.

16 Şubat 2012 Perşembe

Ayşe Sarıkaya tasarımları da reklam fotoğrafları da çok iddialı...


Küçük yaşlarda moda dergileri arşivleyerek ve kendi kıyafetlerini modifiye ederek başlayan hobisi, bugünün iddialı ayakkabı markası “Mucizevi Topuklar”a dönüşmüş…
Piyasaya iddialı giren ayakkabı tasarımcısı Ayşe Sarıkaya, tasarımları kadar iddialı olan  ayakkabılarının tanıtım fotoğrafları ile de çok konuşulacak...
Bu fotoğrafların devamını ve Ayşe Sarıkaya röportajını freemag derginin 4. sayısında görebilirisiniz..



.

14 Şubat 2012 Salı

1001 gül kaç kişinin kısmeti oldu...

Bir sevgililer gününü daha geride bırakmak üzereyiz... Ben bugünü sevgilisiz geçiren biri olarak, sokaklarda, internette, yakınlarımda birbirine aşkını haykıran, gözgöze, dizdize, dudak dudağa inasanları izledim tüm gün. Onlar için mutlu oldum. Birbirlerine ilginç sürprizler yapanlar, küsken barışanlar hatta ayrılanları da gördüm ama bugün şahit olduğum 1001 gül hadisesi en enteresan olanıydı...

Hikaye şöyle başlıyor;
Maslak Beybi Giz Plaza'da bir şirketin genel müdürü olan Nilgün Çolak'a sevgililer günü için 1001 tane gül geliyor. O buna şaşırmıyor bile çünkü zaten her sene sevgililer gününde geliyormuş bu güller. Gerçi her sene de olsa insan yine sevinir bunca güle:) O da ne yapıyor? Bu güllerle aynı plazada çalıştığı herkesin sevgililer gününü kutlayıp, gülleri onlarla paylaşıyor. Paylaştıkça çoğalmanın mutluluğu da bu olsa gerek... Plazada çalışan kadın, erkek, çalışan veya görevli herkes bu güllerden nasibini aldı kısacası. Hatta sosyetemizin nadide simalarından Can Has'da oradaydı. Akşam eve giderken karısına götürmüştür gülünü belki de kimbilir:)


İşin benim hoşuma giden tarafı; bir erkeğin bir kadını ne kadar çok sevdiğini göstermek için gönderdiği 1001 gül, bugün onlarca hatta yüzlerce kişinin yüzünü güldürdü. Anlık da olsa... Hoştu, güzel bir jestti:)

13 Şubat 2012 Pazartesi

Çikolata&Aşk Sevgililer Günü'ne yakışır...


Çikolata ve aşk birbirine çok yakışır. İkisi de seratonin hormonu salgılar ve mutlu olmamızı sağlar. Siz de sevgililer gününde sevgilinize ne yağacağınıza hala karar vermediyseniz Refika'nın Mutfağı yemek blogunun önerisi olan, sevgilinizi mutlu edecek çikolatalı lezzetlere bir göz atın: http://www.refikaninmutfagi.com/2012/sevgililer-gunu/


.

Modafobikten öpüşen sevgililer günü postu


 Sevgili demek öpüşmek demektir. Sevgiyi anlatmanın en güzel yollarından biridir öpüşmek. Sevgililer günü için moda blogu modafobik "öpüşen" bir post hazırlamış. Eğer sevgiliniz yoksa dikkatli olun. Postu okuyunca şiddetli bir öpüşme isteği içinde bulabilirsiniz kendinizi:)
Haydi tıklyın... http://www.modafobik.com/2012/02/yarn-sal-degil-bal-gibi-sevgililer-gunu.html



.

10 Şubat 2012 Cuma

Ece Vahapoğlu/Milano birkaç soru...

Fotoğraflar: Gamze Alpar / Milano

Kahramanın kim?
Süperman. İnsanlara hızlı bir şekilde yardım etmesi, uçabilmesi, tatlı yakışıklılığı, mütevazı çekiciliği ile çocukluk kahramanım.
Hayatta vazgeçmem dediğin ne var?
Spor! 15 senedir düzenli spor yaparım; son dönemde çok daha bilinçli ve sık yapıyorum. Adeta spor ve onun getirdiği mutluluk hormonu bağımlısıyım.
Tahammül edemediğin 3 şey ne?
İnsanların kendilerine bakmayıp başkaları hakkında ahkam kesmesi, iftira, mesleki kıskançlık
Kendini beğeniyor musun?
Beğenirim; hem fiziksel hem de zihinsel olarak kendime bakım yapar, her iki yönü de geliştirmek için gayret ederim.
Hayatında yaptığın en büyük çılgınlık ne?
Bir anda karar verip iki günlüğüne de olsa dünyanın uzak bir ülkesine gidip geri dönmek; tabii yalnız değildim J
Asla yapmam dediğin şey?
Asla sigara içmem. Kokusuna, eldeki duruşuna dayanamıyorum.
En son sana kim ne sürpriz yaptı?
Cine5’te sunduğum Ece’nin Konukları programımın kıyafet sponsoru Dresscodex’in patroniçesi Sibel Bucurgat Atasoy sürpriz yaparak aylardır giydiğim tüm kıyafetleri her gelen konukla fotoğrafımın olduğu bir albümde toplamış.




.

"Ben Kızımı Vermem" ya sen?

Çocuk Gelinler’ konusu Türkiye’nin kanayan yarası malesef. İşte bu konuya dikkat çekmek amacıyla Gelin Dergisi çok kutsal bir projeye imza attı ve 9 ünlüyle birlikte bir takvim hazırladı. 
Projenin adı "Ben Kızımı Vermem." Projede yer alan isimler;
 Hakan Yılmaz, Tan Sağtürk, Ebru Cündübeyoğlu, Burhan Şeşen, Neşe Erberk, Yeşim Salkım, Ebru Cündübeyoğlu, Ece Doğulu, İdil Çeliker ve Burçin Orhon... 


Tüm bu isimler kamera karşısına geçti ve çekilen fotoğraflarla çok şık takvimler yapıldı. Takvimlerin satışı bu adresten www.gelindergisi.org yapılacak ve tüm geliri Uçan Süpürge Kadın İletişim ve Araştırma Derneği’ne bağışlanacak.
Gecenin lansmanı da geçtiğimiz akşam Fuat Paşa Yalısı'nda yapıldı. Fuat Paşa Yalısı böyle oranizasyonlara eskiden beri hep destek verir zaten ona ayrıca bir alkış lazım...
Bu arada gecenin sürprizi Burhan Şeşen ile Yeşim Salkım’ın düetiydi.
Açılış konuşmasını da Gelin Dergisi'nin sahibi ve projenin yaratıcısı Nurten Bayır yaptı.


Not: Gecenin sunuculuğunu yapan Gamze Karaman'ın kıyafeti Aydın Göynü'ymüş. 
Çok şıktı!

Gelin Dergisi'ni, proje koordinatörü Pınar Yazgan'ı ve projeye destek veren herkesi canı gönülden tebrik ederim. Dileğim tüm emeklerin yerine ulaşması. Yolunuz açık olsun...


Aşağıdakiler de projeye katılan ünlülerin çocuk gelinler konusundaki mesajları...
HAKAN YILMAZ: Küçük gelinler, küçük beyinlerin yarattığı bir acıdır. Kızlarımızı okutarak bu acıya dur diyebiliriz. “Ben kızımı vermem, sen de verme!”
TAN SAĞTÜRK: Kızlarımız uyusunlar, büyüsünler, yaşasınlar sonra gelin olsunlar. Çocukluğunu yaşamamış gelinlere ve annelere hayır. “Ben kızımı vermem, sen de verme!”
BURHAN ŞEŞEN: Tıpkı şarkımda dediğim gibi; “Ben büyümeden, büyütemem.” İşte bu her şeyi anlatıyor. “Ben kızımı vermem, sen de verme!”
YEŞİM SALKIM: Annelerin yüreği dağ gibidir ve karşısında kimse duramaz. Bunun için annelere sesleniyorum; “Kızlarınız çok değerli, onların harcanmasına, acı çekmesine izin vermeyin.” “Ben kızımı vermem, sen de verme!”
NEŞE ERBERK: Daha çocukluklarını yaşayamadan küçücük kızların kadınlığı yaşamalarını beynim ve ruhum kabul etmiyor, asla da etmeyecek. “Ben kızımı vermem, sen de verme!”
EBRU CÜNDÜBEYOĞLU: Oyuncak bebeklerle oynamak yalnızca onların hakkı. “Ben kızımı vermem, sen de verme!”
BURÇİN ORHON: Kızım benim çok değerli, bir başkasının ona aynı önemi ve değeri verebileceğine emin olana kadar benimle olacak, olmak zorunda. “Ben kızımı vermem, sen de verme!”
İDİL ÇELİKER: Çocuklarımız bizlere Allah’ın bir emanetidir ve onlar kendi kararlarını verebilecek bilince ve olgunluğa erişmeden yanımızdan ayıramayız, ayırmamalıyız. “Ben kızımı vermem, sen de verme!”
ECE DOĞULU: Benim kızımın hayalleri kıymetli, ileride okuyarak meslek sahibi olacak. Senin kızının hayalleri ne olacak? "Ben kızımı vermem, sen de verme!


.

IFW ilk 2 günden aklımda kalanlar

IFW hızlı başladı. Moda, sosyete, bloggerlar, dedikodular, patlayan flaşlar, müzik, adrenalin hepsinden bolca var...
Benim ise ilk 2 günden aklımda kalanlar özellikle Simay Bülbül ve Günseli Türkay koleksiyonları oldu.
Bu arada ben ne modacıyım ne de otör... Sadece halktan biri olarak yorum yapıyorum :)
Simay Bülbül
Her biri çok özenle hazırlanmış bir koleksiyon gibi görünüyordu. Dekolteler çok cesur ve kışkırtıcıydı. En çok da ortadaki elbisenin sırt dekoltesi beni benden aldı...


Günseli Türkay
Kumaşlar ve baskılarının güzelliği kalmış aklımda. Bir de deri detaylar, boyunlardaki aksesuarlar ve elbiselerdeki pencereler...


3. Neredeyse her defileyi birlikte izlemeye gelen Elif Gönlüm ve Gül Saygı gerçekten şeker bir ikili. Uzaktan göründükleri gibi soğuk ve uzak değiller.


4. Işıl Rençber bir moda bloguna çok kızgın. İncitici ve şahsi saldırılarda bulunuyormuş kendisine. Adını buradan yazmak istemiyorum henüz kendisinden onay almadığım için ama yakında mahkemelik olabilirler söliym...



5. Kerimcan 2 gündür ifw'in gözbebeklerinden biri. Rahat tavırları ve iddialı kıyafetleriyle fark yaratıyor. Herkes onun fotoğrafını çekmek için yarışıyor. O da bunun saltanatını sürüyor:) Canan Göknil'in yanında tasarımcıymış öğrendiğime göre...


6. Sosyeteden, bloggerlardan, muhabirlerden bir sürü de dedikodu var ifw'den. Ama onları anlatamam çünkü bana her söylenenin başında "aramızda kalsın" vardı:)


.

8 Şubat 2012 Çarşamba

Bir MSA şefi gibi yemek yapabilmek ister misiniz?


Geçtiğimiz günlerde MSA (Mutfak sanatları Akademisi) ya gitmiş ve orada yediğim müthiş lezzetleri anlatmıştım. Gerçekten gitmediyseniz ve gurme lezzetler peşindeyseniz muhakkak uğrayın. Bu arada  MSA'da yediğiniz o güzel yemeklerden evinizde de yapabilmek ve miafirlerinizi şaşırtmak isterseniz 15-30 Şubat programı başlıyor kaçırmayın...
Bu workshop'a katılmak isterseniz buraya tıklayın.



7 Şubat 2012 Salı

Aşk neydi?

Sevgililer günü geliyor.
Sevgilisi olanlar ne hediye alıcam derdinde, sevgilisi olmayanlar bu günü yalnız geçirmeme derdinde. Üzülmeyin biraz daha vaktiniz var bakarsınız aşk kapınızı çalıverir...
Son zamanda sevgili olmak ve aşk arasında derin uçurumlar oluştu. Bu zaman zaman aşka olan inancımı kırsa da, bir zamanlar yaşadıkları aşka gıptayla baktığım çiftlerden biri olan John Lenon ve Yoko Ono'nun aşkının simgesi olan bu klipi her izlediğimde aşık olasım geliyor.



Love - Lyrics


Love is real,
Real is love
Love is feeling,
Feeling love
Love is wanting
To be loved.

Love is touch,
Touch is love
Love is reaching,
Reaching love
Love is asking
To be loved.

Love is you
You and me
Love is knowing
We can be

Love is free,
Free is love
Love is living,
Living love
Love is needing
To be loved.

 

.

Derin markası 40 yıldır durmak bilmiyor.


Aziz Sarıyer mimari anlamda gerçekten Türkiye'de eşi benzerine az rastlanır türden. 70'li yıllarda minimalizm ürünler tasarlıyordu ki dünya bu kavramla yeni yeni tanışmaya başlıyordu o dönemlerde. Her zaman bakış açısı ve vizyonu ile birkaç adım önde oldu. Oğlu Derin Sarıyer'de babasının izinden gitti, şimdi beraber dünyayı fethediyorlar. En son aldığım habere göre otel, hastane, ev ve ofis projelerinde ahk Interiors'ın üretim gücünü yanlarına almışlar. Mevcut kimliklerinde ve yapılarında bir değişiklik olmadan, vizyoner kimliklerini geliştirmek istemişler. Derin firması bu çözüm ortaklığıyla birlikte, mimarların ve iç mimarların da içinde bulunduğu büyük projelerde yer alabilecek güce kavuştu. Bu demektir ki dünyanın birçok noktasında daha fazla Derin imzası göreceğiz...



.

Sanatta tezhip, suluboya buluşması...



1-8 Mart 2012 tarihleri arasında Büyük Kulüp Sergi Salonu'nda "Can-ı Eda" isimli bir sergi yapılacak.
Mimar Can Ersal; Mimar Sinan Güzel Sanatlar mezunu. Mimari altyapısına dayanarak suluboya eserler üretiyor. Eda Şahan ise Mimar Sinan Geleneksel Türk Sanatı Tezhip bölümünden mezun.
İşte bu ikilinin aynı eserde ortaklaşa gerçekleştirdikleri çalışmalarndan "Can-ı Eda" nın eserleri doğmuş. 
Sanatçılar bu anlamda ilk defa yapılan bir türe imza atmışlar. 
Klasik sanatlarımızdan olan tezhip, bazen suluboyanın içine dahil olmuş, bazen kenarını süslemiş. Size sergiden iki eser örneği sunuyorum, gerisini görmek isterseniz 1 Mart'ı bekleyin...