11 Ocak 2012 Çarşamba

İsmi mini, içeriği maxi bir site...


Hergün neredeyse en çok tıkladığım sitelerden biri olan Mini Fikir'i tanımıyorsanız hemen tanışın:) 
www.minifikir.com özellikle çocukları ve dolayısıyla ebeveynleri ilgilendiren bir site. Yeni fikirler, son haberler, kitaplar, filmler, oyunlar ne ararsan var. Bu anlamda anne-çocuk için adeta bir derya.
Sitenin yaratıcısı yazar Ece Arar'ı da sizinle tanıştırmak istiyorum. Fotoğraftaki kızı Elvin de annesi gibi tam bir kitap kurdu:)

Bu arada şunu da eklemeden geçemeyeceğim; internetle profesyonel ilişiği olan kişiler extra hızlı oluyor. Sorularımı maille attıktan yaklaşık 10 dakika sonra cevaların gelmesiyle Ece bir rekora imza attı:)


Nereden çıktı bu MiniFikir fikri? Yani neden fikir "mini" eki almış blogunuzda? 
Miniden birkaç kasıt var. Birincisi çocukları çağrıştırması, bir diğeri de haberlerin kısa ve öz olması.
Siz en eski bloggerlardansınız. Kaç senedir blog yazıyorsunuz?
Benden eskiler daha çoktur gerçi ama ben altı yıldır bloggerım.
Eskiden blogger olmak ve şimdi blogger olmak arasındaki fark nedir?
Bloggerlık eskiden amatördü ve herkes her telden çalardı, bugün çok daha profesyonel ve bir alanda uzmanlaşmış bloglara daha çok rastlıyoruz.
Blogunuz sizin için ne ifade ediyor?
Blog demeye dahi dilim varmıyor. Zira çocuk haberleri sitesi olarak bakıyorum ona. Mesaimin büyük bir kısmını MiniFikir.com’a harcıyorum ve nerede ne var bulabilmek, yazabilmek, röportajlar gerçekleştirebilmek için çok emek harcıyorum. Tabii ki zevkle!
Hayatınızı kazandığınız işiniz ne?
Ben yazar ve gazeteciyim. 2005'ten beri aldığım bir kararla freelance çalışıyorum. Kimi zaman yoğun, kimi zaman gayet “free” bir insanım:)
Sizce bloggerlık ile geçinilebilir mi?
Evet geçinilebilinir. Ama profesyonelce bu işi yapmak lazım. Mesai harcamak lazım, bir konuda uzmanlaşmak, kişisel haberleri daha fazla işlemek, mümkünse gündem oluşturmak, yaptığın/ yazdığın şeyi iyi bilmek, doğru kontak kurabilmek, teknik altyapı, eli yüzü düzgün bir görünüm lazım. Gerisi gelir zaten:)
Sosyal medyanın gücüne inanıyor musunuz?
Kesinlikle inanıyorum. Anında haberdar olduğumuz yegane alan sosyal medya. Bir tek bu da değil, birçok insan tanımamıza, aklımıza gelmeyecek birçok linki açarak yepyeni şeyler öğrenmemize de yol açıyor.
Sosyal medya bağımlısı mısınız?
Bağımlılık mı bilmiyorum. İnternet elimin altında ise ben de hep takipteyim. Ama mesela hafta sonları uzun saatler uzak durmaya da gayret ediyorum. 
Blogunuza ve sosyal medyaya yeterince vakit ayıramamaktan şikayetçi misiniz?
Hayır, tam tersi. Benim bir saplantılı huyumdur, bir şeye çok dikkat verip başka şeyleri unutabilirim. Bu aralar vakit ayıramamaktan değil de çok ayırmaktan şikayetçiyim diyebilirim. 
Sosyal medya ve blogunuz sayesinde yeni dostlar edindiniz mi?
O kadar çok edindim ki!
En uzak hedefiniz ve hayaliniz nedir?
Aaa çok zor soru bu. Konu MiniFikir ise ama, cevabı kolay. En çok okunan çocuk haberleri sitesi olmasını hayal ediyorum. Uzak bir zamanda da değil; bir yıllık hedefim bu.


.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder